İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Çaba Merkezi, Almanya’da yasal ikamet müsaadesi olmayanların Türkiye’ye gönderileceği tezlerini yalanladı.
Dezenformasyonla Çaba Merkezinden yapılan açıklamada, Alman basınında, birtakım toplumsal medya hesaplarından paylaşılan, “Almanya ile sığınmacı/mülteci mutabakatı yapıldı, 200 sığınmacı Türkiye’ye gönderildi” savlarının hakikat olmadığı belirtildi.
Alman basınında, “Almanya ile Türkiye’nin mutabakata vardığı, bu mutabakat kapsamında yasal ikamet müsaadesi olmayan 13 bin 500 Türk vatandaşının Türkiye’ye gönderilebileceği” formunda aldatıcı haberlerin servis edildiği hatırlatılan açıklamada, bu iddiaların Dışişleri Bakanlığı ve Dezenformasyonla Mücadele Merkezince yalanlandığı aktarıldı.
İddiaya destek gösterilen haberlerde, “yabancı sığınmacıların Türkiye’ye gönderilmesine” ait bir tez yer almamasına karşın, kimi çevrelerin “yabancı sığınmacı/mültecilerin Türkiye’ye gönderileceği” tarafında bir manipülasyon kampanyası başlattığına dikkat çekilen açıklamada, şu sözlere yer verildi:
“Türkiye ile Almanya ortasında ‘yasal ikamet hakkı olmayan Türk vatandaşlarının’ tez edildiği üzere toplu bir biçimde gönderilmesine ait bir mutabakat yapılması mutlaka kelam konusu değil. Halihazırda var olan muahedeler kapsamında yasal oturma müsaadesi olmayan Türk vatandaşları, Almanya’da tüzel çerçevede tüm haklarını kullandıktan sonra (itiraz süreçleri ve benzeri) Türk Dışişleri yetkililerinin de onayıyla ferdi olarak kabul edilebilmektedir. Yasal oturma hakkı bulunmayan üçüncü ülke (Suriye, Afganistan ve benzeri) vatandaşlarının, toplu yahut ferdi olduğuna bakılmaksızın hiçbir biçimde Türkiye’ye gönderilmesinin kabul edilmesi de katiyetle kelam konusu değildir. Ayrıyeten, ‘200 sığınmacı Türkiye’ye gönderildi’ teziyle paylaşılan manzaraların, FETÖ’nün propaganda hesapları tarafından kurgulanıp servis edildiği belirlenmiştir.”
Frankfurt-Hahn Havaalanı’nda kaydedildiği tespit edilen imajlarda, yolcuların bindiği hava yolu şirketinin, yakın tarihte Almanya’dan Türkiye’ye uçuşu bulunmadığının vurgulandığı açıklamada, kamuoyunu manipüle etmeye yönelik argümanlara prestij edilmemesi istendi.